0232 347 39 49
info@ortapinar.com

KAMULAŞTIRMA 3 Kamu Yararı Kararına Hangi Aşamada İptal Davası Açılabilir

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun “Dilekçeler Üzerine İlk İnceleme” başlıklı 14. maddesine göre, idare mahkemelerinde dava konusu edilen idari işlemlerin kesin ve icrai işlemler olup olmadığı yönünden incelenmesi gerekmektedir. Bu inceleme sırasında dava konusu edilen işlemin kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olmaması halinde aynı Kanunun 15/b maddesi uyarınca davanın reddine karar verileceği öngörülmüştür. 

Bu anlamda kamu yararı kararının kesin ve icrai bir işlem olup olmadığı değerlendirilmelidir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda kamu yararı kararı alınarak onaylanması sonrasında uygulanması gerekli idari ve yargısal süreçlerin öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Kamu yararı kararının dava konusu edilmesi ile ortaya çıkan uyuşmazlıklarda Mahkemelerce kamu yararı kararlarının Kanunda öngörülen süreçler tamamlanmadan dava konusu edilmesi halinde  kesin ve yürütülebilir bir işlem olarak görülmediği anlaşılmaktadır.  

Buna göre kamu yararı kararı alındıktan sonra takdir komisyonu kurulmalı, taşınmazın tahmini bedeli belirlenmeli, malikler anlaşmaya çağırılmalı, anlaşma sağlanamaması halinde idarece Asliye Hukuk Mahkemesine başvuruda bulunularak taşınmazın bedelinin tespiti ve tapu tescili davası açmalı, Asliye Hukuk Mahkemesince hazırlanan meşruhatlı davetiye maliklere tebliğ edilmelidir.

İdare yargı mercilerince verilen kararlarda kamu kurumlarınca yapılan başvuru üzerine Asliye Hukuk Mahkemesince hazırlanan meşruhatlı davetinin tebliği öncesinde kamu yararı kararlarının kesinleşmediğinin kabul edildiği görülmektedir.

İstisnai durumlarda, idari yargı mercileri dava konusu edilen işlemin dava devam ederken kesinleşmesi halinde davayı incelemeye devam etmekte uyuşmazlığın esası hakkında karar vermektedir.

Bu anlamda, malikler tarafından kamu yararı kararı alındıktan sonra anlaşma yapmak üzere gönderilen davetiye yazısının tebliği üzerine dava açıldığında, bu dava erken açılan dava niteliği taşımış olacaktır. Mahkemece ilk inceleme aşamasında davanın reddine karar verilebilecektir. Bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesince hazırlanacak meşruhatlı davetiyenin beklenmesi ve tebliği sonrasında dava açılması gerekmektedir.

İdarece dava devam ederken anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle Asliye Hukuk Mahkemesine başvuru yapılmış olması ve meşruhatlı davetiyenin dava devam ederken tebliğ edilmesi halinde de, idari işlemin kesinleştiği, esası hakkında karar verilmesi gerektiği yolunda idari yargı kararları bulunduğu da ifade edilmelidir. 

Son Yazılar

VELAYET-4

Ortak Velayet Ortak velayet, Türkiye’de son yıllarda uygulamaya geçmiş olan bir müessesedir. Ortak velayet ile eşler, evliliğin sona ermesi ile

Devamını Oku

VELAYET-3

Velayetin Verileceği Kişinin Belirlenmesi Hakim velayet hakkının kimde kalacağını belirlerken çocuğun üstün yararını gözeterek karar vermektedir. Çocuk 0-4 yaş aralığında ise

Devamını Oku