Tazminat Davası Açılması:
İmar planında kamusal alanda kalan taşınmazların idarece herhangi bir şekilde parselasyon yapılmaması, kamulaştırılmaması ve kamu eline geçirilmemesi hallerinde, eğer imar planının kabulü üzerinden 5 yıl süre geçmiş ise taşınmazın bedelinin tazmini istemiyle dava açılabilir.
Görevli Yargı Yeri
Bu konuda adli ve idari yargı yerleri arasında görev sorunu ortaya çıkmıştır. Adli yargı mercileri önünde kamulaştırmasız el atma davası olarak açılan bu tarz davalar Asliye Hukuk Mahkemelerince görülmüş ve görülmektedir. Yargıtay da bu tarz davaları incelemiş ve Yargıtay Genel kurulu kararıyla mülkiyet hakkı ihlali nedeniyle bedelin ödenmesi öngörülmüştür. Yargıtay 5. Dairesi halen bu konuda açılan davaları kamulaştırmasız el atma davası niteliğinde görmekte ve inceleme yaparak tazminata hükmetmektedir.
Ayrıca, hukuki el atma durumu düzenleyici idari bir işlem olan imar planından kaynaklandığı gerekçesiyle, idari yargıda açılan davalar da idare mahkemelerince görev alanında görülerek yargılama yapılmış, tazminata hükmedilmiştir. Görevli mahkeme olarak mülkiyet hakkı ihlali bulunduğu ve tazminat verilmesi gerektiği yolunda Danıştay 6. Dairesi ve genel kurul kararları da bulunmaktadır.
Görev sorununu Uyuşmazlık mahkemesi fiili el atmanın varlığına bakarak ayırmış, fiilen taşınmaza idarece el atılması halinde adli yargının görevli olduğu, sadece imar planından kaynaklanan bir kısıtlamanın varlığı halinde ise idari işlemden kaynaklanan bir tam yargı davası olarak idari yargının görevli olduğu yolunda bir karar vermiştir.
Bu anlamda fiilen el atılan yerlere yönelik olarak açılacak tazminat davaları (kamulaştırmasız el atma davaları olarak ) adli yargıya, fiili el atma bulunmaması halinde hukuki el atmadan kaynaklı tazminat davası olarak idari yargıya açılmalıdır.
Uyuşmazlık mahkemesi kararı Yargıtay 5. Dairesince dosyaya özel görülmekte, fiili el atma durumu söz konusu olmayan hukuki uyuşmazlıklar da halen kamulaştırmasız el atma davaları olarak kabul edilerek yargılama yapılmakta ve tazminata hükmedilmektedir.
İdare Mahkemelerinde Nasıl Dava Açılır?
İdare Mahkemesinde dava açmadan önce taşınmazın bedelinin ödenmesi istemiyle ilgili idarelere başvuruda bulunulur. İdarece başvuruya verilecek cevaba göre dava yoluna gidilir. Başvurunun reddi halinde taşınmazın bedelinin ödenmesi istemiyle idari yargıda tazminat davası açılabilir. Doğrudan tazminat davası açılabileceği gibi iptal ve tam yargı davası şeklinde de dava açılabilir.
Mahkemelerce, mülkiyet hakkı ihlali bulunması halinde Kamulaştırma Kanununda öngörülen bilirkişi heyeti oluşturularak dava konusu taşınmazın bedeli tespit edilerek tazminine karar verilir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu uyarınca 60 günlük yasal süre içerisinde idare mahkemelerinde iptal davası açılabilir. Dava dilekçelerinin 2577 sayılı Kanunun 3. maddesine uygun olması gerekmektedir. Aksi halde mahkemece 2577 sayılı Kanunun 15. maddesi uyarınca dilekçenin reddine karar verilebilir. Dilekçenin reddi halinde eksiklikler 30 gün içerisinde giderilerek yenileme dilekçesi verilmelidir.
Ayrıca dava dilekçelerinin 2577 sayılı Kanunun 5. maddesine de uygun olması gereklidir. Aksi halde Mahkemece yine dilekçenin reddine karar verilecektir. Birlikte dava açma ve iki farklı işlemin aynı dilekçe ile dava konusu edilmesi durumları bu madde çerçevesinde değerlendirilmelidir.
Bu davalarda 2577 sayılı Kanunun 27. maddesinde öngörüldüğü şekilde yürütmenin durdurulması da talep edilebilir. Ancak tazminat davalarında yürütmenin durdurulması istemleri genelde reddedilmektedir.
Mahkeme kararlarına karşı tazminat miktarına göre istinaf ve temyiz yollarına başvurulabilir.